Doğada boşluk olmaz

Mühendisliğin farklı meslek dallarının içinde asli unsur olması bana göre kaçınılmaz. Aslında iç içe geçmiş yeni bir eğitim kurgusuna ihtiyaç olduğu görülüyor. Sözel disiplinlerin matematiğe, matematiğin sosyal zekaya ihtiyacı var. Henüz konuyu ıskalama aşamasında olsak da kritik alanlarda adı konmamış beraberlik var. Mühendislik eğitimi almış, kariyerini teknolojiden insan kaynaklarına çeşitlendirmiş bir bankacıyla “mühendislik + sosyal bilimler = meslek mi?” sohbeti yapınca sizlerle paylaşmadan duramadım. Çünkü biliyorum ki, çocuklarınızı yetiştirme kaygısı taşıyor, bir şeylerin değiştiğini ama eğitimde seçmeli başlıkların buna cevap veremediğini görüyorsunuz. Yeni mezunların iş bulamamasındaki sorunun çocukların bilgi seviyesi kadar toplumsal kurguda olduğunu gözlüyor, kendinizi çaresiz hissediyorsunuz. Kafalarımızda bir sürü soru var, evir çevir çoğu doğru cevapla buluşamıyor… Bardağın dolu kısmına bakmayı öneriyorum. T-Bank İnsan Kaynaklarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Hakkı Yıldırmaz bir mühendis. Çalışma alanı insan kaynakları. Kurumsal alanda toplum mimarisi yapanlardan.

Yıllarca ülkemizi mühendislerin yönetmiş olmasından yakındığımızı anımsıyorum, sosyal konuları ıskaladıklarını düşünüyorduk. Yorumunuzu alabilir miyim?
İnsan sosyal bir canlı. Ancak, hayvanların aksine, çok daha karmaşık bir kurgu içinde toplumlar oluşturmuş durumda. Oysa insan beyni basiti seçer, tıpkı termodinamiğin ikinci yasasında belirtildiği gibi (evrende her şey kendini minimum enerji, maksimum düzensizlik durumuna getirmek ister). Mühendis kökenli yöneticilerin, sonucu az çok belli olan konularda, her tarafı dinleyerek memnun etmek/vakit kaybetmek yerine doğrudan sonuca gittikleri için böyle bir algı oluştuğu kanaatindeyim. Sonuçta iyi bir mühendis hangi işi yaparsa yapsın, ürünü yine bir insan kullanacak veya insanlığa fayda sağlayacak bir amaca hizmet edecektir. Bu algının günümüzde azaldığını düşünüyorum; çünkü her düzeyde mühendisler, teknolojiye yatkınlıkları sayesinde toplumla ilişkilerini artıran iletişim araçlarını daha etkin kullanıyor.

Gelecekte, sosyal bilimleri mühendislik bilimlerinden keskin çizgilerle ayırabilecek miyiz?
Gelecekte de belirli mühendislik dallarında teknik hala ön planda olacak. Mesela bilgisayar mühendisliğinde kodlama hep teknikti; ancak kullanıcı ara yüzünün tasarlanması başlı başına bir dal olarak ortaya çıktı. Burada başarılı olabilmek için sosyal bilimler konusunda da bilgili olmak bir gereklilik.

Hangi meslekler mühendislik formasyonuna sahip olacak, finans bunlardan biri mi?
Finans alanında mühendislerin daha çok çalışacağını beklemek doğru bir yaklaşım olur. Ürünler komplike hale geldikçe ve rekabet sebebi ile kar marjları azaldıkça bunları analiz edecek ve doğru fiyatlamayı belirleyecek mühendislere ihtiyaç olacak. Satış konusu hala ayrı bir beceri gerektirmekle birlikte, tasarım ve planlamada teknik bilgi her zaman işe yaramakta.

İşe alım sürecinde gözlemleriniz ne söylüyor?

Özellikle yeni mezunların daha araştırmacı ve çok yönlü olmaları gerektiğini düşünüyorum. Kişiler, sadece hoşlarına giden konularda araştırma yapmaya eğilimliler. Oysa bir meslek seçmişseniz, o meslekteki gelişim alanlarının tamamına eğilmek gerekiyor.

Yapay zeka teknoloji yaklaşımları mesleklerde deprem yaratacak mı?
Bugün yapay zeka dediğimiz şey aslında algoritmalardan oluşuyor (tıpkı bir asansörde olduğu gibi). Yazılımların kendi kendine öğrenerek gelişmesi ise basit bir algoritma olmadığı için çok daha büyük potansiyel taşıyor (hem iyi hem tehlikeli).  Z kuşağı bu teknolojilere alışık ve yenilikleri daha kolay kabul edecek durumda.  Bazı meslekler daha az etkilenecekken (bugün bile garsonlar sipariş alırken ellerindeki cihazlara giriş yapıyorlar), bazıları tabii ki yok olacak (kamyon/taksi şoförlüğü gibi).  Bunu bir deprem olarak değil, zamana yayılmış bir dönüşüm olarak düşünmek daha doğru olur. Doğada boşluk olmaz, mutlaka dolar.

Bankacılık nasıl bir meslek olacak?
Türkiye’de bankacılık (özellikle perakende tarafta) dünyanın ilerisinde; hem ürün çeşitlemesinde hem de sunum şeklinde. Meslek olarak ise tercihlerde ilk sıralarda görünmüyor, çünkü mevcut kadrolarda çok iyi eğitimli orta düzey yöneticiler var ve yeni mezunların sektörde hızlı yükselmeleri için çok sıkı rekabet etmeleri gerekecek. Yeni mezunlar daha ziyade girişim şirketleri kurmak veya oralarda yer almak konusunda istekliler. Bankacılık, kurumsal ortamlarda çalışmak isteyenler için bugün olduğu gibi gelecekte de öncelikli tercih edilecek. Süreçlerin ve sonuçların takibi kolaylaşacağı için verimlilik artacak. Şube/saha çalışanları yoğun teknoloji desteği ile benzer hizmet ve ürünlerin hizmetini verecekler. Bu ürün ve hizmetleri tasarlayacak ekip ise arkada iş zekasını ve karar destek mekanizmalarını yoğun olarak kullanacak. Hem operasyonel iş yapacak hem de stratejik planlama yapacak ekibe ihtiyaç olacak. Ancak, fark yaratacak olanların iletişim becerileri yüksek kişiler olacağını düşünüyorum.

 

 

 

Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir