Soruyu bundan bir süre önce Foreign Affairs dergisi farklı kültür ve ülkelerden gelen fikir önderlerine sordu. Dergi piyasaya çıktıktan sonra elime defalarca aldım bıraktım… Bu makaleyle bir türlü doğru ilişkiyi kuramadım. Çünkü benim ülkemde tartışılan konular ile ortaya çıkan tablo arasında benzerlik o gün azdı, bugün neredeyse hiç yok. Türkiye görülmemiş bir hızla kendini kısır ve çapsız konuların içine gömdü. “Dünya nasıl kurtulur” sorusuyla “Türkiye nasıl kurtulur” sorusu arasındaki makas o kadar açıldı ki, endişelerim beni boğmaya başladı. Kurtulmak için yazıyorum.
Dikkatinizi çekmek istediğim nokta şu; “dünya nasıl kurtulur” sorusuna kafa yoranların hiçbiri işaret ettiği sorundan doğrudan etkilenmiyor. Kişisel çıkarlarını tehlikeye sokmayan konular üzerinde endişe taşıyorlar. Anlamak zor farkındayım, çünkü bizde kendi çıkarına dokunmayan ya da çıkarını okşamayan konularla ilgilenen fikir önderi bulmak zor.
Bakın dünya ne konuşuyor, nelerden endişe duyuyor:
Notre Dame Üniversitesi’nde tarih profesörü ve Joan B. Kroc Uluslararası Barış Çalışmaları Enstitüsü’nün direktörü Scott Appleby’a göre bugün yaşanan birçok sorun din kökenli. Dini ideoloji ve güç birleşince, sıradan çatışmalar yıkıcı oluyor. Toplumlararası ittifak sağlamak için dini kullanmak gerek.
Savunma uzmanı Profesör John Arquilla’ya göre en önemli sorun terör. Terörü doğuran yeni bir örgütsel form var. ABD 6 yıldır düşmanının kim olduğunu bilmeden savaşıyor. Network/örgüt ilişkisi içindeki düşmanla benzer yapıyla mücadele etmek gerek.
Uluslararası AIDS Aşısı İnisiyatifi’nin Başkanı ve CEO’su Seth Berkeley’e göre dünyanın en önemli sorunu AIDS. Hastalığa yakalananların sayısı hızla artıyor. Bağışıklık sistemini koruyan bir aşı mümkün. Tek sorun çözümün çok yavaş olması!
Texas Üniversitesi Hukuk Fakültesi Bölüm Başkanı Philip Bobbitt’e göre dünyayı kurtarmak için etkin bir vergi sistemi geliştirmek gerek. Petrol gibi doğal kaynaklarıyla hayatını sürdüren devletlerin sonu yok: Irak. Etkin vergilendirme olmadan etkin toplumsal temsil mümkün değil.
Dünya eski satranç şampiyonu yeni siyasetçi Garry Kasparov “bilgisayarla yaptığım satranç maçları, teknoloji gelişiminin engellenemeyeceğini öğretti” diyor. Kasparov’a göre en büyük sorun, kitle imha silahı üretebilecek kadar sınırsız bireysel güç. Devletlerin kirli ve gizli işbirliklerini sonlandırması gerekiyor.
Harvard Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Howard Gardner’a göre en önemli sorunumuz “yeterince” zengin olmanın ne demek olduğunu unutmuş olmak. Çözüm, hiç kimse bir işçinin yıllık ortalama kazancının 100 katından fazlasını kazanmamalı. Yine hiç kimse yıllık gelirinin 50 katından fazlasını gayrimenkule yatıramamalı.
Dünya Enstitüsü Başkanı, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Danışmanı Profesör Jeffrey Sachs’a göre sorun sıtma. Salgın toplu ölümlere neden olan bir katil. Bu yıl çoğu Afrika’da 1 ile 3 milyon arası çocuk sivrisinek kaynaklı hastalıktan ölecek. 2015‘e kadar yüksek gelir grubundan bir milyar kişi yılda 3 Dolar verse, hastalık yok olacak.
Dinler arası çatışma, kitle imha silahları, sıtma, aids, internet güvenliği, yeterince zenginlik, gelir eşitsizliği, etkin vergilendirme ilgi alanımızda olan konular değil. Onlarla dünya nasıl olsa uğraşıyor. Biz de şu türban sorununu bir çözelim, zaman kalırsa bakarız.
Medya Takip Merkezi’nin son bir aylık izlenme oranlarına göre; Cumhurbaşkanlığı, Meclis Başkanlığı seçimleri, su kıtlığı nedeniyle küresel ısınma, Tuğba Özay’ın tutuklanması, Formula 1 heyecanı ve Turkcell Süper Lig’in başlaması en önemli gündem başlıklarımız olmuş. Bunların dışında biraz AB, orman yangınları, ÖSS de konuşmuşuz… Ancak konu bazında bir tek şampiyon var: Türban. Kadınların başını bağladığımızda Türkiye kurtulacak anlaşılan. Önemli bir detay; magazin dünyamızın nadide kadınlarını saymazsak türbanı tartışan bir tek kitle var o da erkekler. Sürekli bizi konuşuyorlar, ama bizim için konuşmuyorlar. Ne acı değil mi?
