Hava soğuk ve yağmurlu… Dolar, Euro durmuyor. Faizde anlık takipte kalsak da faydasız cebimizdeki para, altında ateş yanan kar gibi eriyor. Havadan mı koşullardan mı donduk kaldık. Yaşam belirtilerimiz hayret – dehşet – korku – endişe – şaşkınlık kelimelerinin altını dolduracak kadar. Dünyanın çılgınlık dozu da görülmemiş derecede… Omicron azgın, delice bulaşıyor, “…bu sene son bu…” diyenlere kuşkuyla bakıyoruz. 2022’ye girerken ruh halimizin özeti şakayla karışık bu! Haaa unutmadan ilaç yok, devlet hastanesine yolunuz düşmesin, çaresizlik, sefillik hakim. Hekimler birinci, hastalar ikinci sıfata uyum sağlıyor. Sistem sözde ihracatçı dostu geri kalan için yaşam sözlükte bir kelime. Gerçekler kabus. Uyanayım yıldızlara tutunayım dedim. Onlar da tutunacak dalı kırmışlar “exit” oku “dibin de dibi”ne işaret ediyor. Bu başlığı daha önce yıllık astroloji değerlendirmelerimizde atmıştım, böylece hakkımı kaybettim. Kış geçmeden bahar gelmiyor diye düşünmek, içimi ısıtmadan tehlikeye ve daha çekilecek çileye işaret ediyor. Güzel bir tek konu var “2” dişi enerjisiymiş. 2022’den anlamda umutlanmak isteyenlere yazının hediyesi olsun.
Yazının gelişinden tahmin edeceğiniz gibi bir astrolog görüşü sunacağım size. Astrolog Hakan Kırkoğlu’ndan 2022 ve ötesini değerlendirmesini rica ettim, birkaç yıldır düzenli yapıyoruz, çok da eğlenceli ve aydınlatıcı oluyor. Tarihçi astrolog kendisi. Ekonomi eğitimi ve bankacı geçmişini sayarsak, yıldızlara başka bakıyor; değerlendirmelerini aylık dışında orta vade ayrıca büyük döngüler ile mevsimsel döngüler üzerinden yapıyor. Benzetmek gibi olmasın Merkez Bankası verileri gibi. “Aman TÜİK olmasın da…” dediğinizi duyar gibiyim. Bu arada ABD’de 3 büyük astroloji kuruluşundan ISAR’ın sınavlardan sorumlu başkanı seçilmiş. Çok eleştirince, konuşmak kolay gel çalış demişler. Malum kendi astroloji okulu var. Kırkoğlu tanıtımından analizlerine dönüyorum. Soru belli; “ne olacak bizim halimiz?”
Hangi sorulara yanıt bulacaksınız; dibin dibi ne zaman? Ne zaman son bulacak? Seçimler bu yıl olacak mı… Bir seçimle ülke durulur mu? Hareketli günler içinde bereket mi tehlike mi var? Komşularla ne olacak? Ne zaman şirket kurmalı, risk almalı… Detaylı izlemek isterseniz youtube kanalım, dinlemek isterseniz spotify ve tabii ki yaprakozer.com’da söyleşi editlenmiş metin olarak sizi bekliyor.
Yaprak Özer: Corona hayatımıza saplandı, versiyonlarıyla salgın günlerine devam, bir yerden başlayalım, normale dönecek miyiz?
Hakan Kırkoğlu: Varyantla beraber işler zaman alacak gibi gözüküyor ama bu tarihsel olarak birkaç sene çok küçük zaman birimleri astrolojide büyük döngüleri ele alıyoruz.
2020 yılıyla beraber Jüpiter Satürn döngüsü kapandı yani yeni sosyal, ekonomik, siyasi döngüleri ve bütün dünyada ekonomik yapının ve dahi çalışma hayatımızın da değişmesiyle yeni bir düzene girdik. Gezegen Endeksi çıkarıyoruz nasıl hesaplandığından bahsedeyim. Gezegenlerin aralarındaki açıları ölçüyoruz. Açı azaldığı zaman, endeks düşüyor, gezegenler birbirlerinden uzaklaştıkları zaman endeks yukarı çıkıyor. Biz astrologlar şöyle bir korelasyon görüyoruz; gezegenlerin yakınlaşma oranı artınca dünya kaotik, – belirsiz ve daha çok savaş üreten, dengesiz döneme giriyor. Bu tür eğilimler 2014’ten beri düşüşte. Endeks, esasında daha da öncesinde 2003’ten itibaren aşağı iniyor ilk düşüş Bush yönetimi, Amerika’nın Irak’a girmesi… dip nokta Obama’nın iktidara geldiği yıllar. Obama sonrası Trump ile 2020’lerde çok hızlı bir aşağı düşüş ve en dip nokta şu anda 2022. 2022 dibin dibi.
Yaprak Özer: Ben bu dibin dibinden pek sıkıldım. Hiç gün yüzü görmedik.
Hakan Kırkoğlu: 2022 dip nokta, yavaş yavaş yukarıya çıkış olacak 2025’lerden sonra…
Yaprak Özer: Endeks’te 2028’de bir güzellik mi görüyorum nedir?
Hakan Kırkoğlu: 2030 civarı.
Yaprak Özer: Güzellik göreceğiz derken yaşlandık, bu nasıl bir iştir? Dünya düzeldiğinde gün yüzü görmemiş olacağız.
Hakan Kırkoğlu: Demek ki yeni bir dünya sisteminin hız kazandığı, koşulların daha belirgin hale geldiği, kaosun nispeten azaldığı bir dönem gözüküyor. Bir çeşit toparlanma gibi de görmek lazım.
Yaprak Özer: 2023 Türkiye için sanki biraz daha iyi.
Hakan Kırkoğlu: Tabii biz de yeni bir noktaya 2023’te oturmuş olacağız. 2022 ve 23’te gördüğümüz önemli gezegen döngüleri var. Ay düğümleri de bu tutulmaların gerçekleştiği izafi noktalar ki, onların da bir döngüsü var. 2022’de, hatta 2023’ün Temmuz’una kadar tutulmalar Boğa ve Akrep burçları arasında olacak. Boğa parayı ve ekonomiyi, istikrarı temsil eden bir burçtur. Akrep daha çok ortaklı temaları, değerleri, finansal koşulları, yatırımları, ekonomide şirket satın almalarını ki, genelde krizli zamanları anlatır, çünkü Akrep ölüm ve yeniden doğum teması getirir. Önümüzdeki 2 yıl için dünya çapında özellikle dünya ekonomisinde ve genel olarak iş hayatında önemli tıkanıklıklar var. Bu tıkanıklıklar gelişmiş olan ülkeleri daha da fazla ilgilendiriyor örneğin tedarik zincirlerindeki problemler, İngiltere’nin Avrupa’yla ilişkisi, pek çok ülke kapasite problemleri yaşıyor. Kendi kaynaklarına dayanmak, bir yandan büyümeyi sürdürmek zorunda. Mesela; ülkemiz “unorthodox” bir politika izliyor. Bizim de böyle bir açmazımız var. Dünyada Boğa ve Akrep tutulmaları ki, Uranüs’le de birleştiği için bana çok dengesiz koşullar, ekonomi-finansal piyasaları sarsabilecek problemler yaratacak gibi gözüküyor.
30 Nisan 2022’de Boğa burcunda bir Güneş tutulması olacak. Uranüs ile birleşiyor. 2018’den bu yana Uranüs’ün Boğa burcuna girmesi finansal piyasalarda yeni ürünlerin, dijitalleşen piyasalarda Bitcoin gibi ürünleri de içine alacak, yatırımcıların dengesini bozacak gelişmeler olabilir bu tutulmalar. O yüzden 30 Nisan 2022 özellikle dikkatimi çekiyor. Bir diğeri de 2022’nin 8 Kasım’ında. Bu bir ay tutulması. Sıkışan, birikmiş olan çok şeyi yıkabilen, değiştiren unsurları var sembolik anlamda. Dünyada ve ABD bağlamında düşündüğümüzde Amerika’nın ilerletilmiş haritasına baktığımda hiç de iç açıcı şeyler yok. Amerika 4 Temmuz 1776 yılında kuruluyor, ABD açısından tarihsel geçiş; 250 yıllık Plüton döngüsüne işaret ediyor. ABD’nin Plüton’u Oğlak burcunda. Oğlak kurulları, siyaseti ve aynı zamanda kapitalist düzeni anlatan bir gezegen ve ilginçtir ABD Kapitalist düzeni işletti, yönetti ama artık kapı değişiyor. Örneğin, Çin pek çok ölçekte ABD ekonomisini geçiyor. Biz nasıl dibin dibi diyoruz ABD de dip yaşıyor, 2024’lere kadar sürecek. ABD’den konu açılmışken 2022’nin dikkat çeken gezegen hareketlerinden bir tanesi de savaş gezegeni Mars’ın 30 Ekim’den sonra geri hareket edecek olması. Pek çok ülkeyi farklı etkileyecek. Şimdiden not düşelim. 2022’nin sonbahar aylarında 20 Ağustos’tan itibaren etkilerini gösterebilir. Mars savaş gezegeni ikizlere giriyor, ikizlerde geri gidiyor. ABD için önemi ABD’nin Mars’ı ikizlerde, diplomasi gereği belki Çin’le daha sıcak, problemli bir atmosfer çıkabilir. Ağustos ayından sonra özellikle 30 Ekim ile beraber karmaşık hale gelebileceğini söyleyebilirim. Hatta belirli tarihler var, 4 Ekim, 23 Kasım ve 6 Mart 2023. Bu tarihler ABD açısından bence tartışmalı ve stresli bir durum gösteriyor. ABD, Afganistan’dan çekildi ama bu yılın belirli dönemleri ki, 4 Ocak – 4 Şubat arası spesifik olmak istersek 29 Ocak ve 3 Şubat’a dikkat etmeli. Afganistan’dan çekilmesinin yansımalarının tekrar gündeme gelebileceği, riskli ve daha tehlikeli bir dönem. Bir de 4 Nisan – 4 Mayıs arası var ABD açısından dengesizliklerin öne çıktığı bir dönem. 2022’nin 2. yarısı itibarıyla Mars döngüsü ABD’yi bayağı oyalayacak. Her ülkeye farklı yansımaları olabilir. Bizim ülkemizle de sonbahar aylarındaki konular önemli.
Yaprak Özer: ABD özelinde bu kadar çok konuşmamızın sebebi, hala çok önemli bir aktör olmasından kaynaklanıyor.
Hakan Kırkoğlu: Tarihsel olarak 250 yıl döngü tamamlıyorlar. Jüpiter Satürn döngüsü de 240 yıldı, eş zamanlı gelişmişti. O toprak elementinde birleşmeler olur. 2022 yılının şöyle ilginç bir özelliği var; çok hareketli bir yıl. Jüpiter şu anda Kova burcunda. 2022 başlarken Jüpiter, Balık burcuna geçecek ve 11 Mayıs’a kadar Balık’ta ilerleyecek. Koç’a girecek 11 Mayıs’ta. Yılı ikiye ayırmamıza yardımcı oluyor. Yani 11 Mayıs’a kadar bir tempo var, 11 Mayıs’tan sonra da başka tempolar var.
Yaprak Özer: Ne anlama gelecek peki? Yani bitiyor mu hareketi?
Hakan Kırkoğlu: Balık, şifalanmakla alakalı, su elementinde bir burç. Arınmayı, temizlenmeyi anlatıyor. Aynı zamanda inançların, dinin, ruhsal ve hatta kolektif temaların da gündeme geldiği bir burç. 11 Mayıs’a kadar olan dönem Corona kabusundan sıyrılmamız açısından gerekli bir süre gibi gözüküyor. Bu yılın Mayıs- Haziran’ında Jüpiter Balık burcuna geçti, 3 ay kaldı geri gitti. O 3 ayda açılma yaşadık, Türkiye’de de dünyada da. Mayısa kadar bir şifalanma enerjisi var. 12 Nisan civarında Jüpiter ile Neptün birleşecekler. Ekonomide beklentiler düzeyinde daha spekülatif piyasaları yaratan bir döngü. Genel olarak piyasaları ve fiyatları yükseltebilir. Jüpiter Neptün döngüsü enflasyonla ilişkili, ülkemiz de bu döngüye yanıt ediyor. Araştırmalarımda ne zaman Jüpiter ile Neptün açı kursa, ülkemiz tarihinde önemli olaylar olmuş. Bahar aylarında ülkemizi ilgilendiren yenilikler gündeme gelecek gibi gözüküyor. Üç tarih var; 11 Mayıs civarı bence çok önemli, Jüpiter hem Koç burcuna geçiyor hem de Uranüs’le küçük yarım kare açı kuracak.
Genel olarak efor, heyecan, iyimserlik yaratan… yenilik, inovasyon ve teknik konular aynı zamanda özgürlükler gibi dinamik bir temposu var bu döngünün, 11 Mayıs’taki Jüpiter ile Uranüs dünyada da heyecan dalgası var…
Yaprak Özer: Ne kadar sürecek bu?
Hakan Kırkoğlu: Üç kere tekrar ediyor ama bunların özellikle Mayıs ayı diyebiliriz genel olarak. Bir de 2022’nin 24 Aralık civarı. İki gezegen yine aynı açıyı kuracak. Üç kez 11 Mayıs – 28 Eylül – 24 Aralık’ta. Mayıs ve Aralıktakinin belirgin olacağını düşünüyorum. 2022’nin Mayıs’ından itibaren Jüpiter’in Balıktan çıkıp – Balık burcu soft bir burç, balıklar alınmasınlar balıkların içinde emeklilik ruhu vardır, balıklar çok şeye niyet ederler, dua ederler, ruhsal düzeyde kalırlar ama Mayıstan itibaren Jüpiter Koç’a giriyor. Bu inanılmaz bir liderlik enerjisidir. Ülkemizi de ilgilendirir,
Yılın temposunu yükseltiyor; politikayı tüm dünyadan bahsediyorum, genel olarak liderler, siyaset, diplomaside yenilik rüzgarı var. Koç liderleri anlatan burç, bence bütün dünyaya buluş, heyecanı ve aynı zamanda protestolar da getirecek ya da özgürlük vurgusunu da içine katacak gözüküyor. 11 Mayıs’tan sonra yıl hızlanıyor. Corona’dan da çıktığımız anlamına gelebilir. Ancak Jüpiter son bir kere daha yıl sonunda Balık burcuna dönecek. Kasım Aralık’ta… Jüpiter’in Koç burcundaki dinamizmi 2023’e de sarkacak. Ekimle Aralık arasında yenilik heyecanında bir miktar gevşeme, dağınıklık olabilir ama 2023 içinde yenilenme, cesaret ekonomide start up’lara yepyeni işlere bence bir temel oluşturacak.
Yaprak Özer: Umut ediyorum, yeni şeyler konuşalım artık.
Hakan Kırkoğlu: Yeni teknolojiler, yeni bakış açıları. Bunların yanında siyaset deyince, fay hatlarının oynadığı konuları şubat ayının sonu olarak görüyorum. Orada bir Jüpiter Plüton teması var. Şubat sonu, bir de Mayıs’ın başında genel dünya siyasetinde büyük ekonomiler ya da büyük şirketler arasında rekabetin ve mücadelenin hareketli olduğu dönemlere benziyor. Daha fazla düşmanlık ya da rekabet yaratan unsurlar Şubat sonu ve Mayıs başında… 2020’nin sonunda gerçekleşmiş olan Jüpiter Satürn büyük döngü, bana kalırsa 2022’nin 2. yarısı bu Mayıs sonrası dünya ekonomisinde, siyasette, rekabetin arttığı, yeni liderlerin öne çıktığı ve 2023’e de sarkacak gibi gözüküyor, daha dinamik daha heyecan verici ve bence teknolojik açıdan da çok uyarıcı ve yenileyici olacak. Şunu da ekleyelim, 20 Ağustos’tan sonra Mars’ın İkizlere girmesi sonra 30 Ekim’de de geri hareket edecek olması 30 Ekim’den 12 Ocak’a kadar -genel olarak konuşuyorum, iş yapanlar, iş açmayı düşünenler-, Mars retro’yken 30 Ekim ile 12 Ocak 2023 arasında çok dikkatli davransınlar. O dönemde kurulacak olan şirketler bana sıkıntılı bir sürecin içinde gözüküyor.
Yaprak Özer: 30 Ekim 12 Ocak Mart retro! Ama mayısta heyecan dorukta.
Hakan Kırkoğlu: Mayıs’la beraber hızlanıyoruz. Mayısa kadar bir daralma var. Unutmayın ki uzun yıllardır aşağı inen endeks bu yıl artık dibe oturacak ve 2023’ten itibaren de artmaya başlayacak. Yani dibin dibini bu yıl buluyoruz …
Yaprak Özer: Evet, ölmez sağ kalırsak güzel günler bizi bekliyor diye anladım.
Hakan Kırkoğlu: Savrulma hızımız yavaşladı. Artık savrulamayacağız.
Yaprak Özer: Türkiye’ye geçelim.
Hakan Kırkoğlu: Dibin dibi durumu bizde de yaşanıyor. Büyük bir belirsizlik, kaos sürecinin içinden geçiyoruz, söylemek için müneccim olmaya gerek yok. Türkiyemizin doğum günü 29 Ekim. Ülkemizi ilgilendiren konularda yılı ikiye ayırırız. Ağustostan sonra yeni durumlar mutlaka gelir. Ülkemizin yıllık haritasında 29 Ekim’deki doğum günümüzde Balık burcu yükseliyor. Yıllık haritada yükselende olması biraz riskli. Çünkü yıllık haritada Balık yükselirken onun yöneticisi Jüpiter de 12. evde duruyor. Belirsizlik, değişkenlik, kayganlık ve bol miktarda tutarsızlık vurgusu söz konusu. Zaten dikkat çekiyor.
Yaprak özer: Acaba değişen bir şey var mı diye ümitlenmiştim.
Hakan Kırkoğlu: Ülkemizin yıllık haritasında tepe noktasında Yay burcunu görüyoruz. Yay burcu, genişlemek, uluslararası konular, yüksek ilham aldığımız daha geniş, zenginlikleri gösteren bir burç. Yayın yöneticisi Jüpiter 12. evde. Yabancı ülkelerle diplomasi alanında biraz hareketlenme var, Türkiye’nin dış politikasında yeni arayışlar, değişiklikler var. Bazı imkanlar, bazı destekler var burada. Çünkü ülkenin tepe noktasında Venüs var. Venüs yıllık haritada komşularla ilgili 3. evi yönetiyor. Komşularla ilgili konular yine çok kritik. Yunanistan, Suriye… bir yandan da arayışların ve genişleme isteğinin de olduğunu görüyoruz. Ekonomiye kaynak sağlayacak birtakım keşiflerin olabileceğini gösteriyor ama paranın değeri konusu bana belirsizlikleri gösteriyor, büyük risklerin devam edeceğini anlatıyor. Ülkemizin yıllık haritasında parayı gösteren evde, Koç burcu var. Koç hayatta kalmak, mücadele vurgusu. Mars da yıllık haritada 8. evde krizleri gösteren yerde duruyor. Ekonomik kırılganlığın, paranın kurdaki hızlı yükselişin ülkemizin güvenliği, topraklarımızı ya da iç işlerini ilgilendiren konularda risk oluşturabileceğini söyleyebilirim. Suriye’de çok kritik dengeler var, Rusya’yla, Amerika’yla. Dolayısıyla bu önemli endişeler açıkçası bizim bu ekonomik anlamda kırılganlık ve belirsizlik yaşadığımız bir dönemde sıkıntılı olabilir. Pek çok dikkat çekici tarih var. Bazılarından bahsedeceğim. Örneğin; 20 Ocak 19 Şubat arası. Ekonomi kur üstünden de olabilir, artan dış borçlarımız nedeniyle büyük baskı oluşturabileceğini düşünüyorum. Nisana kadar bu politikalarda büyük bir değişiklik olmazsa bizim kırılganlığımız daha da riskli daha da olumsuz sonuçlar yaratabilir.
Yaprak Özer: Riskler yalnızca paranın değerinde ve ekonomide kalmayacak.
Hakan Kırkoğlu: Tabii tabii, evet. Güvenlik.
Yaprak Özer: Ülke güvenliğiyle mi alakalı?
Hakan Kırkoğlu: Evet. Dediğim gibi bu yıl Balık yükseliyor. Balık hisleriyle, sezgileriyle hareket eden bir burç. Mantıkla hareket eden bir burç değil.
29 Mart’tan itibaren yönetimde ya da ülkenin içinde filizlenen güçlü hareketler var. Siyaset sahnesinde dikkat çekici olabilir. Belki önümüzdeki seçimlerle alakalı olabilir.
Yaprak Özer: Daha şimdi renkli konulara geldik galiba, değil mi?
Hakan Kırkoğlu: Bir seçim atmosferi başladı zaten.
Yaprak Özer: 2022’de seçim olacak mı?
Hakan Kırkoğlu: Benim düşüncem siyasetin, heyecanlanacağını anlıyorum. Özellikle muhalefet tarafında yeni liderin ya da yeni bir figürün… enerjisinin belirginleşmeye başladığını söyleyebilirim. Ama 30 Ekim’den sonra Mars gerileyecek dedim. Türkiye açısından da bu sıkıntılı. Mars ülkemizin 12. evine girecek. 12. ev gizli kalan şeyleri anlatır olumsuz, terör yaratan olaylar yani biraz daha orası kaynayan bir tempo gösteriyor ama benim anladığım şey şu, eğer bir seçim olacaksa bu normalde 29 Ekim’den sonraya tarihlenebilir. Etkileri de 3 ay öncesinden Ağustostan başlayacak. Ülkemizin yıllık haritasında o zaman Yengeç burcu yükselecek. Yengeç ülkemizin yükselen burcu ve halkı temsil ediyor. Halkın tercihlerinin ortaya çıkmaya başladığı dönem Temmuz sonu Ağustos gibi başlayacak ama Nisan gibi yenilenme var siyasetin içinde.
Yaprak Özer: Ağustos itibarıyla toplumsal olaylarda hareket anlıyorum.
Hakan Kırkoğlu: Benim şöyle bir senaryom, belki bu seçimler 29 Ekim, yılın sonuna doğru fakat o sözünü ettiğimiz Mars gerilemesi 2023’ün Mart’ına kadar devam edeceği için bir seçim olup iptal edilebilir ya da bambaşka karışıklık olabilir.
Yaprak Özer: Şaşırır mıyız, şaşırmayız. Üzülür müyüz, üzülürüz. Dibin dibi böyle şeyler mi…
Hakan Kırkoğlu: Bir karmaşa dönemi var, şöyle düşünüyorum, seçimler bir kere daha 2023’te normal zamanına yakın, belki Martta tekrar taşınabilir. Şu anda sadece bir spekülasyon, bir senaryo olarak söyleyebilirim ama öyle gözüküyor. 2022 Ekim’inden sonra yükselen Yengeç olacak.
Yaprak Özer: Yengeç de pek zıplatan bir burç değil galiba? Duygusal…
Hakan Kırkoğlu: Sadece yıllık harita yok mevsim haritaları da var. Astrologlar hatta Osmanlı sarayında müneccimler özellikle mevsim haritaları çıkarırlar. 22 Aralık 2022 tarihi çok ilginç. Güneş’in Oğlak burcuna girdiği yani önümüzdeki kış ve orada Güneş Oğlağın 0 derecesinde, Jüpiter Koç’un 0 derecesinde, tepe noktası Yengeç. Bana enerjilerin içinde liderlik olan enerjileri, heyecanı gösteriyor. Çok iyi dinamik bir harita olarak gözüküyor. Zıplama var burada. Halkı ya da siyaseti ilgilendiren ilk işaretlerinin 2022 Nisan gibi başlayabileceğini, bunun Eylüle doğru, sonbahara doğru olgunlaşabileceğini ve artık yani belki de işte o süreçte birtakım belki bir seçim bile olabileceğini ama eğer böyle bir komplikasyon çıkarsa bunun 2022 Aralık’tan, 2023 Mart’ına kadar olan süreçte de olabileceğini düşünüyorum gördüklerimden.
Yaprak Özer: Anladım. Nisanda başlar, seçim olabilir ama tekrarlanabilir. Dönüp dolaşıp seçimlerin resmi tarihine gelebiliriz.
Hakan Kırkoğlu: Neredeyse evet. Yılın ilk ayları yani Mart’a kadar sarsıntılı…
Yaprak Özer: Ağzınızdan bal damlamadı şu ana kadar.
Hakan Kırkoğlu: Ama çok, çok iyi şeyler söyledim.
Yaprak Özer: İniyoruz, çıkıyoruz.
Hakan Kırkoğlu: Samimi olarak söylüyorum, her yıl Türkiye ile ilgili öngörüler yaparken içim acıyor ve yoruluyorum. Ama Jüpiter’in Koç burcuna geçmesi bence bir şekilde hayatımıza daha fazla heyecan ve renk katacak, depresyondan çıkaracak koşulların da geleceğini gösteriyor. En azından ümit veriyor.
Yaprak Özer: Yoran bir ülke, yoruyor, yoruyor.
Hakan Kırkoğlu: Doğrudur. Akrep burcu zaten.
Yaprak Özer: Sükunet.
Hakan Kırkoğlu: Ancak İsviçre’de olabiliyor.
Yaprak Özer: Sıkıcı olalım isterdim.
Hakan Kırkoğlu: Buraya korku filmi izlemek için gelelim.
Yaprak Özer: Netflix’te bile arka arkaya kaç tane korku filmi izlersiniz, bizim her yıl böyle geçiyor…
Hakan Kırkoğlu: Yıllık haritada Balık dikkat edersek son burçtur. Sembolik olarak öyle de düşünebiliriz. Bu dönem bizim açımızdan bir sürecin tamamlandığını da gösteriyor olabilir. Balık da Yay da değişken bir burç. Değişken burçlar genelde şöyle karakterlidir; bir şeyi ister, üç ay sonra istemez… karar veremez, çok değişiklik yapar. Jüpiter sadece transit olarak Koç burcuna giriyor ama işte “progress harita”da da 29 Mart 2022 de geçiyor. Sonra Uranüs’le birleşecek. Seçimlerle beraber belki de ülkemizde taze ve heyecan verici bir dönem de başlamış olacak siyasi atmosfer açısından ve bunun ben yenilenme getireceğini düşünüyorum. Ülkemizin aynı zamanda 2022 Şubat ayında Kova burcunda yeni ayı olacak. Bu da 30 yılda bir olan bir şey. Kova burcu, ülkemizin 8. evinde duruyor. 8. ev; yatırımları, finansal konuları, krizleri, değişimi anlatan bir burç, zaten bir ev. Kova da özgürlükleri anlatan bir burç. Bence yılın ilk yarısında ya da Şubat Mart krizi aşmak ve yeni bir sürece girmek arefesindeyiz. Kritik aylar var önümüzde. Ben bunların Nisandan sonra daha olumlu yönde evrileceğini umut ediyorum.
Yaprak Özer: Başka bir konuya girebilir miyiz? İklim krizi gibi hepimizi çok ilgilendiriyor, coğrafya tanımıyor. Gezegenin bu anlamda beka sorunu var mı?
Hakan Kırkoğlu: Çok önemli gündemimizde olan bir konu. Büyük döngüler üzerinden düşünerek söyleyebilirim. Özellikle Nisan civarında çevresel çünkü Balık -balığın karşısında Başak var ve bu iki burç, hep şifalanmakla alakalıdır. Başak, bedensel şifayla alakalıdır. Balık’ta da ruhsal şifa var birbirlerini tamamlarlar. Neptün Balık’ta ilerlediği için şifa kolektif anlamda tüm dünyayı ilgilendiren bir hal almış durumda. Neptün’ün Balığa girdiği birkaç sene önce ki, hala da devam ediyor Balık teması yılın ilk yarısında 11 Mayıs’a kadar bu tür evrensel ve sosyal vicdanı ilgilendiren çevresel sorunların da çok ön planda olduğu bir dönem gibi gözüküyor. Bunlara ne kadar çözüm bulunabilir, bunu belki şu anda söyleyemeyiz ama burada bir farkındalık artışı çok, bence bu çevreyi de içine alıyor. Gerçekten sizi korkutmak da istemiyorum.
Yaprak Özer: Ama ama…
Hakan Kırkoğlu: Mesela önümüzdeki dönemde 2023 ve 24’te mesela Plüton Kova burcuna geçecek. Yani bu şu anda başlamış olan mesela bu dijitalleşme, özellikle bilgilerin güvenliği konusu ya da kontrol edilme konusu, manipüle edilme konusu ya da bireyle devlet arasındaki ilişkinin bireyi daha farklı yollardan kontrol edecek. Bu süreçte anladığım kadarıyla dijital ortamda hem ekonomi alanında hem de siyasette de belki dijital siyaset, belki ya da dijital siyaset hacklenmeler, bu terörün artacağı bir süreç başlayacak.
Plüton’un burç değiştirmeleri çok büyük değişiklikler mesela; 2007’de Oğlağa girdiğinde dünya ekonomisi biliyorsunuz bu Amerika’da başlayan krizle beraber ülkeler battı. Plüton girdiği burcun karanlık yüzünü ortaya çıkarıyor mitolojide Hades, yeraltı tanrısı. Dolayısıyla çok büyük bir değişim ve karanlığı da içeren korkuları öne çıkaran bir değişimdir bu. Mesela Plüton 80’li yıllarda Akrep’e girdiğinde dünyada AIDS krizi yayılmaya başlamıştı. Kova burcunu ilgilendiren konular; teknoloji, teknolojinin siyasi kullanımı, ekonomide kullanımı, endüstride kullanımı zaten şu anda başladı ama bu sürecin bence ayrıca güvenlik açıklarının olduğu konulara odaklanmak gereği de olacak yani artık mesela bir ülkeyi yok etmek için veya zarar vermek için bu tür savaşlar çıkacak.
Kova burcu grupları ve birtakım grupların çıkarlarını ve insanları genel olarak anlatan bir burçtur. Dolayısıyla böyle birtakım toplu protest hareketlerin hatta işte ABD’nin bu 250 yılını doldurmasıyla daha anlamlı bir yere oturacaktır. Trump’ı gönderdiler ama Trump’ın anlattığı düşünceler gitmedi ve daha farklı bir şekilde gelecek gözüküyor.
Yaprak Özer: Özetleyecek olursam önümüzdeki günler bir ABD için pek parlak değil, içimizdeki “roller coaster” asla durmadığı durmayacağı gibi başka yerlere sirayet edecek.
Hakan Kırkoğlu: 2023’teki tempo umut daha belirgin. Dibin dibindeyiz önümüzdeki dönem artık… son. Sonuçta kış geçmeden bahar gelmiyor. Çok fazla kontrol edemediğimiz bir dönemden geçiyoruz. Astroloji kuantumsal evren; olasılıkların evreni. Herhangi bir olasılığa dokunursan o yolda yeni başka açılımlar oluyor ama başka bir olasılığa da dokunabilirim. Elimizde olmayan koşullar olabilir ama kendi kendimize dönmemizden başka çıkar yol yok. Kendimizi tanıyalım ve kendi gelişimimiz çizgisinde devam edeceğiz bu oyuna.
Yaprak Özer: Evrene çağrı yapalım; yorma bizi Türkiye.
Hakan Kırkoğlu: Yorma Türkiye.
Yaprak Özer: Yeni bir yıl, şifalı güzelliklerle… Estetik, zarif bir yıl olsun istiyorum.
Hakan Kırkoğlu: Sembolik olarak 2000’li yıllarda kadın enerjisinin artması gerekir. “2” sayısı dişiyi sembolize ediyor.
Yaprak Özer: İşte bu bence güzel bir başlık. Dişi enerjisi. 2022’de çokca “2” var.