23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı nasıl kutlayacağız? Hangi çocuğun gözlerinin içine bakıp nasıl “Gün senin, koş eğlen, gül oyna! Memleket senin, sen başımızın tacısın…” diyeceğiz? Türkiye’de her 3 çocuktan biri şiddetli yoksun (7.5 milyon çocuk). Sanırım şanslı çocukların gözlerinin içine bakmak daha kolay olacak.
İşte seçimden bir numaralı beklentimiz, Türkiye’de yoksun çocuk kalmasın. Tüm çocuklar şansı hak ediyor.
BETAM Araştırmalarını önemsiyorum, istihdam başta olmak üzere toplumsal gerçeklere mercek tutuyorlar. BETAM bakın 23 Nisan öncesi nasıl bir bilgi paylaştı:
Avrupa Birliği’nin yoksunluk tanımına göre 2016 yılında Türkiye’de yaklaşık her üç çocuktan biri, yani 7 milyon 510 bin çocuk şiddetli maddi yoksunluk çeken hanelerde yaşıyor. Batı Anadolu, İstanbul, Orta Anadolu, Doğu Karadeniz ve Akdeniz bölgelerinde büyük artış göze çarpıyor. Neymiş ya da nedenmiş bu artış diye merak edenler için ısınamıyor, beslenemiyor, ihtiyaçlarını gideremiyor, beklenmeyen harcamaları da karşılayamıyorlar. Şiddetli maddi yoksunluk içerisinde yaşayan çocukların oranı Türkiye’de artmış ve Türkiye tüm Avrupa Birliği ülkelerinin gerisinde kalmıştır.
Gökçe Uysal ve Yazgı Genç imzası taşıyan BETAM Araştırması’ndan şu bilgiyi de dikkatinize sunmak istiyorum: Maddi yoksunluk ölçütü, ülkelerin yoksulluk düzeyini ölçmek ve analiz etmek için kullanılan yöntemlerden biri. Ülkenin genel yoksulluk düzeyine ışık tutan bir yaklaşım olarak kabul ediliyor. Uzun süren gelir yoksulluğunun bir sonucu olan maddi yoksunluk, yetişkinlerde geçici olabilirken çocuklarda genelde ömür boyu sürüyor ve sonraki nesillere aktarılma riski taşıyor.
Önemli Not: AB İstatistik Ofisi (Eurostat) verilerine dayanan “şiddetli maddi yoksunluk” ölçütündeki kriterler: (1) kira ve faturaların ödenmesi, (2) evin ısınma ihtiyacının yeterince karşılanması, (3) beklenmeyen harcamaların karşılanması, (4) her iki günde bir et, balık ya da protein eşdeğer gıdalarının tüketilebilmesi, (5) evden uzakta bir haftalık tatil masrafının karşılanması, (6) bir arabaya, (7) bir çamaşır makinesine, (8) bir renkli televizyona ve (9) bir telefona sahip olunması (cep telefonu da dahil). Kriterlerden dördünü yerine getiremeyen hanelerde yaşan bireyler şiddetli maddi yoksunluk içerisinde kabul ediliyor.Dikkatinizi çekerim bizim çocuklarımız bu kriterler arasında yer alan temel 4 konuyu geçemiyor.
