Zaman insana ne çok şey öğretiyor. Ders kitaplarından ezberlediğimiz bilgilerin, sahada gerçeğiyle karşılaşınca ne düşüneceğimizi şaşırdığımız günler yaşıyoruz. Şaşırmak, umut beslemekle ilişkilendirilip insan olmanın nimeti gibi gösterilebilir. Türkiye tarihinde umudunu yitirebileceği sınavlardan geçti, kim bilir daha kaçından geçecek, olur da günlük sınavları saymazsak tabii. Umudu besleyen unsurlar arasında bilgi, iletişim özgürlüğüne dikkat çekmek iletişimci olarak görevim. Zamanın ruhunu resimleyebileceğine inandığım bir araştırmadan notları bu nedenle paylaşmak istiyorum.
Bilgi, iletişim olduğunda değer buluyor. 19 Mart 2025 günü iletişimde bir tek duman serbestti, geri kalan her şey yasak. Oysa yer gök yapay zekayla inliyor. Ne tuhaf, geçtiğimiz hafta bir grup yerli haber platformu küresel dijital arama motoru Google için erişim engeli yarattığı gerekçesiyle deklarasyon yayınladı. Çoğu kapanma tehlikesi yaşayan iletişim ağları yapay zeka sayesinde okurla buluşmalarına konan engeli protesto etmişlerdi. Trajik ve komik değil mi? 19 Mart günü Türkiye Google’ı bıraktı VPN üzerinden haberleşti, İstanbul’da toplu taşıma engellendi.
V-Dem (Varieties of Democracy – Demokrasi Çeşitleri) platformundan söz edeceğim. Dünya genelinde “demokrasi” ölçen ve analiz eden uluslararası bir araştırma projesi. Otokratikleşme dalgasının dünya genelinde yaygınlaştığını ve demokratik alanların hızla daraldığını ifade ediyor.
Rapor Başlığı: “Democracy Report 2025: 25 Years of Autocratization – Democracy Trumped?”
(Mart 2025) Türkiye’yi “seçimli otokrasi” kategorisinde ele alıyor. Seçim ve otokrasi. Yan yana gelmez sanırdık, gelirmiş ve onun sahadaki karşılığı Türkiye’ymiş. Türkiye’nin ifade özgürlüğü, medya bağımsızlığı ve sivil toplum faaliyetleriyle “seçimli otokrasi” (Electoral Autocracy) kategorisinde yer almaya hak kazanmış. Demokrasi puanı çok düşük. Dün ekonomik puanının da onca çabaya karşın çakıldığına şahit olduk.
V-Dem 2014’de İsveç Gothenburg Üniversitesi bünyesinde kurulmuş. 600’den fazla demokrasi göstergesine ilişkin 31 milyondan fazla veri noktasına sahip. 4 bin 200’den fazla uzman, akademisyen ve araştırmacı çalışıyor. Demokrasiyi farklı bileşenleriyle analiz ediyor; Seçimsel Demokrasi -Liberal Demokrasi-Katılımcı Demokrasi- Çoğulcu Demokrasi-Çoğunlukçu Demokrasi -Tartışmacı Demokrasi-Eşitlikçi Demokrasi…
Bu yılki raporun içeriği önceki yıllardan farklı. Demokrasinin 25 yıldır sürekli gerilediğini gözler önüne serip tespitini kayda geçirmiş. 2024 dünyada otokrasilerin sayısının demokrasileri aştığı ilk yıl. Dünyada artık en az bulunan yönetim tarzı liberal demokrasi. Özellikle ilginizi çekecek olan ayrıntı ise ekonomik güç ve demokrasi arasındaki ilişki. Raporda, demokratik gerilemenin ekonomik güçle ilişkili olduğu tespiti vurgulanıyor. Ekonomik güce göre ölçülen demokrasi seviyesinin son 50 yılın en düşük noktasına gerilediği belirtiliyor. Ekonomik gücü yüksek otokrasilerin yükselişi, ekonomik elitlerin siyaset üzerindeki gücünün artmasının küresel demokrasi düşüşüyle ilişkili olduğunu gösteriyor.
Batı Avrupa ve Kuzey Amerika gibi bölgelerde de demokrasi geriliyor. Küresel nüfusun yüzde 12’si. En büyük demokrasi kaybı ekonomik güç alanında yaşanıyor. Bence raporun en kritik cümlesi bu. 2025 raporu şu bilgilere dikkat çekiyor; dünyada 88 demokrasi, 91 otokrasi bulunuyor. Toplam 29 liberal demokrasi ülkesi mevcut. Küresel nüfusun yüzde 72’si otokrasilerde yaşıyor. Yüreğime su serpmedi. Başkaları da var hatta çokları da var diye avunamayacığım. Bu bir akıl tutulması.
Demokrasi endeksinde gerileyen ülkeler kategorisinde bulunanTürkiye’yi tanımlayan “seçimli otokrasi”, çok partili seçim sistemi olsa da seçimin özgür ve adil olması için gereken ifade ve örgütlenme özgürlüklerinin kısıtlandığı rejim demek .
Bilgi Notu: V-Dem, demokrasiyi ölçerken şu temel kriterleri dikkate alıyor:
Seçimsel Demokrasi: Özgür ve adil seçimler, Evrensel oy hakkı, Muhalefetin özgür şekilde rekabet edebilmesi, İfade ve basın özgürlüğü. Liberal Demokrasi: Hukukun üstünlüğü, Yürütme gücünün yasama ve yargı tarafından denetlenmesi, Temel sivil hakların korunması. İfade Özgürlüğü: Medya özgürlüğü, Gazetecilerin güvenliği ve özgür çalışma koşulları, Akademik ve kültürel ifade serbestliği. Örgütlenme Özgürlüğü: Sivil toplum kuruluşlarının faaliyet özgürlüğü, Siyasi parti kurma ve örgütlenme özgürlüğü. Seçim Kalitesi ve Adaleti: Oy verme ve seçim süreçlerinin şeffaf ve adil olması, Muhalefetin seçimlere katılma özgürlüğü. Hesap Verebilirlik: Yürütmenin şeffaflığı, Yolsuzlukla mücadele etkinliği, Parlamento ve yargının yürütmeyi denetleme kapasitesi.