Siyasetçilerin kendilerine acil çeki düzen vermesi gerek. Ezberlerini bozacaklar, okuyacaklar, cehaletten kurtulacaklar, egolarını askıya asacaklar ve mümkünse yerlerini yenilere bırakacaklar. Kavramların anlamını öğrenecekler. Felsefe, tarih, psikoloji, sosyoloji, antropoloji ve yabancı dil dersleri zorunluluk olmalı. “Etik” ise neredeyse her derste işlenmeli.
Ayrıca önerim “gençlik 101”le başlayın ve bunu yayın “emekli 101”… “kadın 101”… Unutmayın onlar sizin seçmeniniz. Toplasan “hayat 101” ediyor. 101 esprisi şu; siyaset, ekonomi, istatistik gibi derslere giriş okutulur. Kodu 101’dir. 101’den geçmeyen diğerlerine geçemez.
“Gençlik 101” diye bir ders olsaydı, bir ya da iki hafta boyunca eğitmen “etik” üzerinde mutlaka dururdu… Dünyanın her yerinde gençler sokaklara dökülüyor. Bu yeni toplumsal aktör hepimizin ilgisini çekiyor. “Çiçek Çocuklar” desek değil… “68 kuşağı” desek değil, “marjinal” desek hiç değil…
Etik ne demek yavrucuğum? Bu soru soruldu. Yavrularınız yanıtladı. Ve yavrularınızın önemli bölümü bilmiyor, öğretmemişsiniz ve örnek olmamışsınız. Bilenler de bu sorunun yanıtını sizden daha iyi verdi. Şöyle diyelim; bilinçli gençlik hakkını verdi!
Hey siyasetçi, bu yaz ikmale çalış
İşte eğitmenin ders notu. İşte ilginç araştırmalardan biri: “gençlerin etik anlayışı nedir?” EDMER’in (Etik Değerler Merkezi Derneği) yaptığı araştırma önemli veriler sunuyor.
“Etik” ne demek yavrucuğum?
* Gençlerin %45’i “Etik” kelimesinin anlamını ya bilmiyor ya da yanlış biliyor.
* Gençlerin %58’i etik dışı davranmaktan çekinmiyor.
* Gençlerin % 54’ü etik dışı davranana tepki göstermem diyor.
* Gençlerin %76’sı “Etik konusu Türkiye’de düzelmez, kötüye gider” diyor.
* Gençler, Türk Toplumuna, “etik değerler”de 5 üzerinden 1 verdi.
* Gençlere göre Türkiye’nin “en etik” kurumu üniversiteler, onların notu da 10 üzerinden 4.7.
Etik=erdem + dürüst olmak +vicdan
Gençlerin etik değer algısı, duyarlılık ve farkındalığını ölçümlemek üzere gerçekleştirilen araştırmanın sonuçlarına göre, “etik” sözcüğü telaffuz edildiğinde birçok gencin aklına “ahlak” ve “erdem” kavramları geliyor. Bu kavramları sırasıyla “dürüstlük”, “kural” ve “vicdan” takip ediyor. Gençler eğitim durumlarına göre sınıflandırıldığında sonuçlar daha da çarpıcı. “Etik” sözcüğüne kural anlamını yükleyen üniversite öğrencilerinin oranı yüzde 3 seviyelerinde seyrederken, bu oran lise öğrencilerine yüzde 10’a yükseliyor. Her üç üniversiteliden biri bu sözcüğe “ahlak” ya da “erdem” kavramlarıyla karşılık veriyor.
Etik sorun 1: ayrımcılık
Türkiye’deki en önemli etik sorunu gençler ayrımcılık olarak görüyor. Bu konuda verilen cevapları sırasıyla haksız kazanç, aldatıcı reklam ve yolsuzluk takip ediyor. Asıl ayrışma ise çalışan ve çalışmayan gençler arasında. Çalışmayan gençlerin yarısından büyük bir kısmı Türkiye’de ayrımcılığın en büyük etik sorunu olduğunu düşünüyor. Çalışan gençlerde bu oran yüzde 25’in de altında.
Gençlere göre Türkiye’de en etik kurumları üniversiteler oluşturuyor. Araştırmada 10 üzerinden verilen puanlamada hükümet, kamu kurumları, medya ve siyasi partiler etik konusunda 4 puanın da altında kalarak son sırada dikkat çekiyor.
AB bile etki edemedi
Gençlerin yarısına yakın bir kısmı Avrupa Birliği üyelik sürecinin Türkiye’ye etik konusunda bir etkisi olmadığı görüşünde. Bu ise geleceğe dönük olarak, etik konusunda büyük bir umutsuzluk yaratıyor. Araştırmaya katılanların neredeyse yarısı etik değerlerin iş hayatı ve toplumsal ilişkilerde hakim kılınabilmesi için yapılacak çalışmaların başarılı olabileceğine inanmıyor.
Yemin et
Bu veriler gençlerin meslek gruplarına olan bakışını da yansıtıyor. Araştırmada etik yemini etmesi gereken meslekler konusunda başı sağlık çalışanları çekiyor. Gençlerin yüzde 30’u sağlık çalışanlarının meslek yemini etmesi gerektiği fikrinde… Ancak sıralama üniversiteye giden gençlerin verdikleri cevaplarda değişiyor. Her üç üniversite öğrencisinden biri yargı çalışanlarının meslek ilkeleri konusunda etik yemini etmesi gerektiğini düşünüyor.
Kaynak: EDMER “Gençlerin Gözüyle Etik” Araştırması