Son 20 yılda yaşam kalitesini iyileştirmede ilerleme kaydettik şüphesiz. Biz ilerleme kaydederken diğer ülkeler uyudu mu? Tahmin edeceğiniz gibi, uyumadı, ilerledi. Bizim ilerleme sınırlı kaldı. Türkiye, OECD ‘Daha İyi Yaşam Endeksi’nde (Better Life Index) yer alan 34 ülke arasında son sırada, Freedom House’a göre kısmen özgür. Yazık değil mi bize? Daha fazlasını istiyoruz ve en iyisini hak ediyoruz.
Mehter Marşı misali, iki ileri bir geri gidiyor, kısmen özgürlük yaşıyoruz. İndeks İçerik İletişim ekibinde görev yapan Erkan Yavuz, ekonomiyi ve iş dünyası performansını yakından takip eden bir arkadaşımız. Erkan’a, ekonomik gelişme ile sosyal gelişmeyi karşılaştırmasını önerdim. Biliyorsunuz, OECD’nin “Better Life Index” adlı bir çalışması var. Bu raporlama zenginliğin mutlak zenginlik olmadığını rakamlarla ortaya koyuyor. Bize de “mağrur olma senden daha iyileri var” hatırlatması yapıyor. Bizim ekonomi anlayışımızı, acıdır ama neye benzetiyorum biliyor musunuz, özenerek büyüttüğünüz ve eğitim alması için dişinizi tırnağınıza taktığınız kızınızı, rahat etsin diye “varlıklı ama vasıfsız” birine kurban etmeye. Neymiş rahat edecekmiş!
Bana rahat battı sevgili okur!!!!!!!
Param kadar değil, bilgim kadar konuşmanın makbul olduğu bir toplumda yaşamak istiyorum. Hazımlı, kültürlü, kelime hazinesi geniş, çalışkan, üretken bireylerle birlikte olmak istiyorum. Cebindeki parayla ezen değil, fikirleriyle değer katan, dinlemeyi bilen, bağırmadan konuşması mümkün olan, kadın ve erkek ayırımı yapmayan, başkasının hakkına sulanmayan, şiddete başvurmayan, gitmesini bilen, tehdit ederek korkusunu örtmek zorunda kalmayan samimi ve normal insanlarla birlikte olmak istiyorum.
Farkında olmadan “öteki”nin tarifini yapmışım meğer, tühh…
Erkan Yavuz’un derlediği bilgileri paylaşıyorum, göz gezdirmenizi öneriyorum:
Daha iyi yaşam herkesin hakkı
Söz konusu endekste; ev sahipliği ve kalitesi, gelir, iş durumu, toplumsal ilişkiler-sivil toplum gelişimi, eğitim, çevre, yönetime katılma, sağlık, yaşam memnuniyeti, güvenlik ve yaşam-çalışma dengesi gibi sosyo-ekonomik kriterler yer alıyor. OECD’nin araştırmasında ilk sırada Avustralya bulunurken Norveç ikinci, İsveç de üçüncü sırada yer alıyor. OECD’ye üye 34 ülkenin yer aldığı araştırmada Brezilya, Meksika ve Şili’nin ardında yer alan Türkiye son sıraya demir atmış bulunuyor.
Para her şey demek değil!
Para elbette mutluluğu satın alamaz ama daha iyi yaşam koşullarına ulaşmak için önemli bir araç olduğu da çok açık. OECD’de 23.047 dolar olan ortalama hane halkı gelirinin Türkiye’de sadece 13.044 dolar olduğunu düşünürsek ülkemizin ekonomik anlamda da daha alacak çok yolu olduğunu söyleyebiliriz.
Orta gelir tuzağına düşmek üzere olan ülkemizde gelir dağılımı eşitsizlik ölçütlerinden biri olan Gini Katsayısı 0,404 gibi kritik bir düzeyde yer alıyor. Yapılan araştırmalar, Türkiye’nin 136 ülke arasında gelir dağılımı en kötü 58’nci ülke olduğunu gösteriyor. Brezilya, Rusya ve Çin gibi gelişmekte olan ülkelere göre biraz daha iyi durumda olan ülkemizde zengin ile fakir kesim arasındaki fark ise ((P80/P20) tam 8 kat…
OECD ortalaması yüzde 77 civarında olan15-64 yaşları arasında nüfusun ücretli olarak işgücüne katılımı Türkiye’de yüzde 48’i geçmiyor. Kadınların işgücüne katılımı ise yüzde 28 ile sınırlı kalıyor. İşgücüne katılım bu kadar düşükken OECD ortalaması 1776 saat olan yıllık çalışma süresi Türkiye’de 1877 saati buluyor.
Eğitim şart
İyi bir iş bulabilmek için iyi bir eğitim gerekiyor. Fakat ülkemiz bu konuda da OECD ortalamalarının altında kalıyor. Türkiye’de 25-64 yaş arasındaki nüfusun sadece yüzde 31’i yüksek öğrenimi tamamlamış görünüyor. Oysa bu oran OECD ülkelerinde yüzde 74’ü buluyor. Yüksek okulu tamamlama oranı erkeklerde yüzde 36 iken, kadınlarda yüzde 26 ile sınırlı kalıyor. Kadınlar ve erkekler arasındaki bu fark da OECD ortalamasından çok daha büyük… Eğitimimizin kalitesi hakkında da çok iyi şeyler söylenemez. OECD’nin matematik ve bilim alanında uyguladığı Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) notu, 455 ile OECD ortalamasının (497) altında yer alıyor. Üstelik kız öğrenciler erkeklerin15 puan gerisinde kalıyor.(OECD’de puan farkı)
Yaşam kalitesi çok düşük
Türkiye’de su kalitesi OECD ortalamalarının altında yer alıyor. Türkiye’deki insanların ancak yüzde 61’i su kalitesinden memnun olduğunu söylerken bu oran OECD ortalamasında yüzde 84’i buluyor. Akciğerlerde hasara neden olacak kadar küçük hava kirletici partiküllerin tespit edildiği Hava Kalitesi Endeksi (PM10) metre küp başına 37 mikrogram ile OECD ortalamasının (21 mikrogram) çok üstünde bulunuyor.
Ortalama yaşam süresi 75 yıl olan Türkiye’de (OECD 80 yıl) insanların da “iyimser” olmadığı görülüyor. OECD raporuna göre; insanların sadece yüzde 68’i günlük yaşamlarında başarı, gurur, keyif ve dinlenme gibi pozitif duyguların, acı, keder, üzüntü ve sıkıntı gibi negatif duygulardan fazla olduğunu söylüyor. Bu oran OECD ortalamalarında yüzde 80’i buluyor.
Seçimleri seviyoruz
Türkiye adına kayda değer tek olumlu gelişme ise seçimlere katılım oranı. OECD ortalaması yüzde 71olan seçimlere katılım oranı Türkiye’de yüzde 88… Nüfusun en üst katmanında yer alan yüzde 20’lik kesimin seçime katılım oranı ile en alt katmanı arasında yer alan yüzde 20’lik kesimin katılım oranı arasında fark sadece yüzde 5. Bu fark OECD ülkelerinde yüzde 12’yi buluyor.
Kısmen özgürüz!
Freedom House, Dünyada Özgürlükler 2013 (Freedom in the World) raporuna göre Türkiye “Kısmen Özgür” ülkeler arasında yer alıyor. Raporda tutuklamalar ve uzun tutukluluk süreleri sebebiyle Türkiye’nin toplumsal özgürlükler notunun bir puan düştüğü görülüyor. Diğer taraftan basın özgürlüğü ile ilgili sıkıntılar da devam ediyor. Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) raporuna göre 2012 yılsonu itibariyle 49 gazeteci direkt olarak yaptıkları işlerden dolayı tutuklu bulunuyor. Türkiye hâlâ dünyada en çok tutuklu gazetecinin olduğu ülke konumunu korurken birçok meslek örgütü tutuklu gazeteci sayısının 100’ü bulduğunu ifade ediyor.
İyi yaşayan 10 ülke
- Avustralya
- Norveç
- İsveç
- Amerika
- Danimarka
- Kanada
- İsviçre
- Hollanda
- Yeni Zelanda
- Lüksemburg
Kötü yaşayan 10 ülke
- Türkiye
- Meksika
- Şili
- Brezilya
- Rusya Federasyonu
- Estonya
- Macaristan
- Portekiz
- Yunanistan
- Polonya